Nihayet İskenderiye Dörtlüsü’nün ikinci kitabı olan Balthazar‘a başladım. Diline pek de alışık olmadığım Lawrence Durrell’ı okumak fazladan bir konsantrasyon gerektiriyor, ancak yazdıklarının içine girmeye başladığınızda yüksek dozajda keyif alıyorsunuz, en azından ben alıyorum. İş güç yoğunluğunun içerisinde günde 8-10 sayfa okumak dahi yetiyor. Daha ilk bölümdeyim ama ikişer üçer not almaya (araklamaya da diyebiliriz buna) [...]